Kartal sahipsiz

Terk edilen ve kolonları ile duvarları patlayan Yavuz Selim Hastanesi binası ilçe için büyük tehlike oluşturuyor. Ancak şehrin göbeğindeki bu tehlikeyi hiçbir yetkili görmüyor.
16 KATLI HASTANEYDİ
1966 yılında Dispanser olarak hizmete giren ve 2.142 metre karelik arazisi ile birlikte 1980 yılında önce SSK İstanbul Meslek Hastalıkları ve Fizik Tedavi Rehabilitasyon merkezine dönüştürülen ardından da bölgede işçi sayısının artmasıyla birlikte, 1991 yılında  tamamen SSK’ya bağlanan Hastane gördüğü tadilat sonrasında 2005’te Sağlık Bakanlığına devir edildi. 700 personeliyle 16 katlı binada hizmet veren bir dönem İstanbul’un en önemli sağlık kurumlarının başında gelen Yavuz Selim Hastanesi’nin bulunduğu bölge CHP’li Kartal eski Belediye Başkanı Operatör Doktor Altınok Öz’ün talebiyle riskli bölge ilan edildi. Aynı dönemde binanın depreme dayanıksız olduğunun da belirlenmesi üzerine arazinin şartlı bağış olması nedeniyle yıkılıp yeniden yapılması bekleniyordu. Ancak Sağlık Bakanlığı 2017’de açılan Tuzla Devlet Hastanesi’nin tıbbi cihaz ve personel ihtiyacını giderdiği Yavuz Selim Hastanesi’nin kapısına kilit vurdu.

HER YERİ HASARLI
Kartal’ın merkezinde yaklaşık 5 yıl önce boşaltılan eski Yavuz Selim Hastanesi binası adeta korku filmlerinin setini andırıyor. Ucube gibi duran ve CHP ile AK Parti arasında da sık sık siyasi polemiğe dönüşen hastane içindeki tıbbi cihazların sökülmesi ve malzemelerinin taşınması sırasında 16 katlı binanın taşıyıcı kolonları büyük hasar gördü.  Uzun zamandır boş olan bina depreme dayanıksız olmasına rağmen şimdiye kadar yıkılmayarak kaderine terk edildi. Bina giderek etrafından geçilirken tedirginlik duyulan metruk bir görünüme kavuştu. Hastane binasının dış duvarları ve kolonları da patladı. Kolon içindeki demirlerin de paslandığı ve çürüdüğü ve çok ince demirlerden oluştuğu görülüyor. Olası bir deprem de yerle bir olacak olan bina kırık kapı, camları ve görünümüyle adeta hayalet binayı andırırken, büyük bir tehlikeye davetiye çıkarıyor. Bina hayatı da tehdit ederken, yıkım kararı olan metruk binaları yıkma yetkisi bulunan Kartal Belediyesi’nin de hiçbir girişimde bulunmayarak seyirci kalması şaşkınlıkla karşılanıyor.

BU ŞEHİR SAHİPSİZ Mİ?  
Binanın eski hastane olduğundan her şeyden öte sağlık açısından hastane mikrobu ile karşı karşıya kaldıklarını dile getiren çevre sakinleri, tedirginliklerini anlatacak bir makam bulamadıklarından yakınıyorlar. Hastanenin taşınmasının ardından steril herhangi bir şey yapılmadığını vurgulayan çevre sakinleri, bırakılan tıbbi malzemeler nedeniyle binanın sadece tehlike değil hastalık yaymasından da korktuklarını söylediler. Çevre sakinlerinin binanın madde bağımlılarının barınak, kadın satıcılarının fuhuş yuvasına dönüştürdüğünü öne sürdükleri eski hastanenin olası bir depremde yerle bir olacağını dile getirerek yetkilileri uyarıyorlar. Kendilerine hastanenin depreme dayanıksız raporu bulunduğu için kapatıldığını ve binanın yıkılacağı bilgisinin verildiğini belirten vatandaşlar, “Aradan yıllar geçmesine rağmen şehrin göbeğindeki bu çirkinlik olduğu gibi duruyor. Kentin en merkezi alanlarından birinde bulunan metruk binayı kimse görmüyor. Kartal’ın kaymakamı, belediye başkanı yok mu? Burası bu kadar sahipsiz bir ilçe midir? Yetkililer deprem için büyük tehlike oluşturan binanın yıkımı yerine çevresini bariyerlerle kapatmakta buldu. Bu önlem insan hayatını kurtarmaz. Bina hem can, hem de güvenlik açısından tehlike saçar hale geldi. Yetkililer bir araya gelip burası için çözüm üretmesi şart. Bu bina derhal yıkılmalı. Bu yapının asla şakası yok. Birilerinin canı yanmadan önlem alınsın” dediler.